top of page

Lacan'ın Yale Üniversitesi'ndeki konuşmasından tarih ve epidemi üzerine bir kesit

J. LACAN: Burada aranızda bir tarihçi, psikanaliz tarihçisi var mı? Siz misiniz?

LUCILLE RITVO – Evet.

J. LACAN – Siz tarihçisiniz. Benim az önce söylediklerimi göz önünde bulundurduğunuzda kendi psikanaliz tarihinize yeni bir bölüm ekliyor musunuz?

L. RITVO – Bu konferans ile mi demek istiyorsunuz?

J. LACAN – Açık bir şekilde psikanalizin tarihsel bir an olduğunu söyledim.

Jacques Lacan

L. RITVO – Bu her şey için de doğru değil midir?

J. LACAN – Psikanalizin tarihte bir ağırlığı vardır. Tarihe ait ögeler varsa bunlar aynı zamanda psikanalizin de ögeleridir.

L. RITVO – Bu bana çok muğlak ve genel gözüktü. Tüm bunun psikanalizle alakası nedir?

J. LACAN – Tarih diye adlandırdığımız epidemilerin tarihidir. Misal Roma imparatorluğu bir epidemidir. Hristiyanlık bir epidemidir.

M. X. – Psikanaliz de...

J. LACAN – Psikanaliz de bir epidemidir.

PR HARTMAN – Bulaşıcıdır!

L. RITVO – Tarih insanların [onu] tarih olarak yazılı bulmak için ödemeye hazır oldukları her şeyle ilgilidir.

J. LACAN – Bu kesinlikle doğru. Bu ikinci düzeyde olan bir şey! İnsanlar daha öncede yazılmış şeyler üzerine yazarlar. Bundan ötürü de belgeler zaruridir. Bir yerlerde yazılı olmayan ikinci el olmayan bir bilgiden tarih yapamazsınız. Yazılı belge olmaksızın, bir rüyada olduğunuzu bilirsiniz. Tarihçi bir belgeyi zaruri kılar: bir belge, bir kağıt parçası(...) Yazılı olarak belgelenemeyen bir şeyi tarih addedemeyiz.

L. RITVO – Yazılı olması gerektiğinden emin değilim. Sözel de gelenekler mevcut; insanlar, yazmayı bilmeyen insanların da bir tarihi/öyküsü vardır. Ve geleneklerle bunu aktarırlar bu olguları birleştirerek de tarih yapabilirsiniz. Başka bir deyişle inanıyorum ki arkeoloji ya da sanat tarihini düşündüğümüzde yazılı bir kağıtta kelimeler elimizde olmasa dahi tarih yazabiliriz.

J. LACAN – Sözel olan sanat da her zaman bir şekilde yazılı bir forma dayanır. Tarihçi her zaman bir belgeyi ister. Sanat tarihi yapmıyordur. Sanat tarihi tamamen belirsiz bir şeydir. Sanat tarihinin bir anlama kavuşabilmesi için bir tarihe ihtiyaç duyarsınız. Bir yerde yazılı bir iz bırakmış olmasına. Chartres Katedrali ne zaman inşaa oldu? Tarihe dair olan şey tarihi belirtilebilir olmalıdır.

PR EDWARD CASEY – İmgeselin (hayalinin) tarihteki yeri nedir? Sizin terimlerinize dönecek olursam tarihin tamamen simgesel mi olduğunu düşünüyorsunuz ?

J. LACAN – Simgeselin değişik bir formu; gerçeğe yazıyla eklemlenen bir simgeseldir.

(...)

İçerikler
Recent Posts
Archive
Search By Tags
Follow Us
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page